3/2/10

vite, vite, vite!

daha dün 1 Aralık'tı, güzel bir gündü.
Bugün nasıl da 1 Mart?

1/22/10

endoskopi anısına.

anestezi ve endoskopi.
baslangic:
doktora gidilir, doktor bekletir, sabah 8 bucuk...
ve 9 bucuk oldugunda ilk defa gordugum kadin, nese hanim ki akademik hospital da kendisi burdan sesleniyorum, geldi yamuk bi sekilde ve dediki
benim acil bi yerde olmam lazim oglene kadar gelemicem maalesef endoskopiyi yapamicam simdi ... vs.
annem bi yanimda
diger yanimda babam.
ben sahsen mal mal baktim, noluyo lan?!
aklimdan neler gecti soylemek icin, basiretim baglandi derler ya kaldim oyle.
kimse bisey demedi ama annem de babam da.
sanki cok normal biseymis gibi.
ha tamam biz gidelim o zaman rahatsiz ettik.
bu arada kadin icerden geldiginde ellerini siliyodu gibiydi, ustunde de onluk yoktu, hippi tadinda bi kiyafet vardi saclar beyaz, yas 50'nin ustu.
sanki hamuru yogurmus da malzemeyi tamamlayamadan cikmak zorunda kalmis, sen yak firini ben gelicem gibiydi..
ve gitti.
biz de ciktik arabaya dogru giderken, annem ben nasil tuttum kendimi iyi anima denk geldi kadina bisey demedim... al benden de o kadar!! nasil olur.
cok sinirlendim, ama is isten gecmisti.
saat 12den sonra bisey yeme dediler, yemedik, sabah erkenden uyandim, hava soguk..
dedimki bugun bu yapilacaaak!
acibadem hastanesi'ne gittik.
islemler, sistem.. tikir tikir.
acil'e gidip, bana acil endoskopi lazim, dedim mi , dedim.
sacmalama burasi oyle acil diil, annem.
ama cok acil!!
naptik?
bekledik.. doktor onayi vs..
hemsire geldi, yari uyuma mi, tam mi?
anlatti..
tamsa, butun gun ayilman zor olur, uyku hali vs.
digerinde daha rahat edersin gun icinde, ama hissediceksin biraz, ogurceksin ayiptir soylemesi.

peki dedim uyutun.
post-production:
keske uyutun demeseydim, ben izlemek istiyodum, sapik misin?
yok gercekten, babaa, videoya ceksene.
bu kiz benim mi yareebbiim..
ya lutfen.
sacmalama sinem, hadi.
ya ben izliycektim ama.
napsak?
sinem..

hemsire geldi... sinem cansu.. alalim sizi.
saatinizi cikarin.
siz gelmeyin.
peki.

iceri alindik, ojeleri silelim (annem oh be dedi sonrasinda)
ojeler silindi.
ustumuze rahat biseyler giyildi.
yatildi, sorular sordu..
checklist?
hastaliginiz?
yas?
22 yok 23
hayir eylul 1987 bence 22.
evet evet.
kilo boy?
doktorunuz kim?

hemsireye: ya ben izlemek istiyodum da acaba..
bence boylesi daha iyi merak etmeyin.
peki.

yattik sirtustu.
serum.
4 kisi.
hangi okul? st.josephlimisin? yok..
2 kadin 2 erkek. 2 hemsire 2 doktor.
bi suru alet.
bi igne.
nolcak simdi, basladi mi anestezi? evet
ihihi
cok seker tiplerdi evet.
reklamcilik mi yapican?
hayir.
deniz kenari ne guzel..
hangi okuldu.. digeri
bizim cocuklarimiz da gider insallah boyle okullara..
hooop.
gum.
uyumusum.
uyumak da degil.
ha oncesinde yan dondum sola dogru, agzima bisey tikistirdilar, burnuma da bisey.
sahane gozukuyordum.

okul?
reklam?
deniz kenari?
buyuyunce..
hooop.
sizmisim.
ve gozumu ilk basladigi noktada, yatakta actim,
bir not
"cok guzel uyuyordun, uyandirmaya kiyamadik."
saka tabi.
uzerimi ortmusler.
hala bagliyim bi alete.
tansiyon dusmus.
aval aval bakiyorum, siritan bir annem ve hemsire.
iyi misin?
ha iyiyim, noldu?

bekledik//
fotograf ceksene annee..
sapik bu kiz.
ardindan sikilmaya basladim.
uyku da var.
bakiniyorum oyle.
ne konustum hatirlamiyorum...
sonrasinda kalktik. sagolun dedik.
doktorla konustuk.
su yasak bu yasak....
midemin fotograflarini gordum sizle paylasmak istiyorum, cok guzelim.

sunu yapma, bunu yeme. dikkat etmelisin... vs.

hala uyumadim.
mal gibiyim lan.
hadi bay.
bu da benim tiii'ye alinmis bir endoskopi yazim olsun.


p.s: yazıp postlamayi unutmusum, 200110 tarihli.

1/9/10

nice to meet you!

Yeni yılın ilk sözü, ilk fotoğrafı, ilk saçma olayı, ilk kahkahası, ilk gözyaşı, ilk üzüntüsü, ilk kucaklaşması, ilk öpüşmesi, ilk kavgası, ilk sıkıntısı, ilk dedikodusu, ilk büyük olayı...
ne oldu?


Var ama vermem.

1/1/10

end task.

Neler oldu neler bitti yazmak istedim olmadi, simdi ise yatagimda yatiyorum, uyumak uzereyim. Aslinda ruyamda, ya da ben oyle saniyorum, uykuya dalmadan once, hayal ettigim seyler vardi, dusunduklerim.. Mesela, sene basindan bugune kadar olanlar. Anlatabilecegim hayatimdaki en buyuk degisiklik nedir?
Bu sorunin cevabini dusunuyorum.. Ama bulamiyorum, ben hic bi zaman evet bu hayatimin en degisik ani, en mutlu ani daha fazla mutlu olamam.. Gibi dusunmemisim gibi geliyor. Peki hayatimin bi sekilde yonunu degistirmis olan sey ne?
Ispanya'ya gidip ispanyolca ogrenmem mi? Londra'dan dondugumde hayallerimi daha da oturtmus olmam mi? Muge'nin evlendigini duymam mi? Elle'de staj yapiyor olmam mi? Yeni insanlarla tanisip, ne olduklarini gormem mi? 3. Sinifin 1. Doneminin son dersine de girmis olup, ardima baktigimda ne kadar da cabuk gecti deyip dusunmem mi? Spontane gelisen olaylarin arkasindan gulumsemem mi? Hasretle bekledigim insan sayisinin artmasi mi? Beklenmedik karsilasmalar mi? Ata biniyor olmam? Ya da windsurf ogrenmis olmam? Bir cok olaydan ders almis olmam? Hayatimda ilk defa bi arkadasimi kaybettim, bi arkadasimi askere yolladim ve bi arkadasim evleniyor. Hayat.. Ne tuhaf.
Uzuldum, cok uzuldum, mutlu oldum, salak salak sirittim.. Kahkahalar attim.. Simdi herkesin icinde biraz oldugu gibi benim de icimde son hesaplasmalar var -bu yilla alakali, sanki acilen yeni kararlar almaliymisim gibi hissediyorum.
-vallahi pazartesi rejime baslayacagim gibi. 1 Ocak bir milad olacak.. Ama neyin miladi.
Cift sayilari seviyorum, bu seneyi de sevecegimi umuyorum. Belki o da beni sever.
010110. Baya guzel bi gun olacak, tarihteki ahenk cok guzel. Bi de ben 9 sayisini seviyorum, kendime cok yakin hissediyorum, bana benziyor gibi. 311209, bu da guzel ve bitiyor...
Sayfalarca su 1 seneyi anlatasim geldi. Ama su oldu, bu oldu gibi degil. Kendimi analiz etmek istedim, kendimi -bok gibi hissettigim zamanlar, manik depresiflikler, enerjinin tavan yapmasi, ya da nedensiz bir mutsuzluk, bir depresiflik, kendini yollara vurma... -association libre, hani biz gocebe bir toplumuz ya, ben kesinlikle icindenim kokundenim o toplumun. Kendimi bi yere bagli hissediyor gibi gorunup, aslinda diilim, surekli bir gidesim, goresim, taniyasim, ogrenesim var..
Bir seyler ogrendim.
Bir seyler soylemek istedim, soylemedim.
Ben su hayatta 's' vermeyi ogrendim, bir nefes alip dusunup, bir sey soylememeyi, susmak degil de 'es' gecmeyi ogrendim. Zaman zaman, dusunerek konusmayi.. Izledim, izliyordum ama bu sefer gercekten izledim, ezberledim, sonra dondum arkami gittim.. Bir seyleri ogrenmek zorunda kaldim.. Disari cikmak isteyenleri susturdum. Sessiz cigliklar attim, rahatlamak icin.. Eh. Idare eder.
Ve sonra..
Vapurda, Aralik ayinda hava hala cok guzelken, disarda martilarin gunesin vurdugu sirada ucusunu hatirliyorum.. Ne dinliyorum kim bilir o sirada, bir de o goruntu -ki kacinci denk gelisimdir, ah harikaydi.. Onlarin arasina katilmak istedim.. Bir gun acaba kafamda dusunecek hiiiic bir seyin oldugu zaman olacak mi? Tabiki hayir!
Meditasyona baslamak istiyorum.
Al sana 1 adet yeni yil beklentisi.
Spontane.
Bence de oyle olsun, her zaman spontaneler, planlilardan daha cezbedici, daha guzeldir.
Hayatimda ilk defa telgraf cektim, cok eglendim. Hatirlayinca gulumsuyorum.
Bu sene bir cok 'ilk'ler gerceklesmis, yine de verimli bir seneydi.
Erasmus'a gidememis oldugum icin mutluyum, memnunum.
Aklima geldi, soyliyim dedim.
Daha neler neler...
Sadece kendinin bildigi seyler olmasi tuhaf mi? Anlatmaya usenmek? Sanirim oncesinden arda kalanlar bu durum... Peki ya beynimin icine girmek istemem? Olagan bir sistemle beynimin incelenmesini istiyorum, nasil ça fonctionne, gormek istiyorum! Olmaz mi? #2.
Ayakustu 31aralik09 bitmeden bir seyler soyledim.
Daha neler neleeer...

Harika bir yil diliyorum, 2010'cugum guzel guzel gel..

Whatever happens, everything happens for a reason.
Love.
Sinem

P.S: written on 'Dec 31, 2009 at 3:06 AM'.
Aklımda kalacağına blogumda kalsın, dedim.

12/21/09

untitled.


you have been asking me for "more" blog.
what if I never write in English, and you needed to translate all Turkish posts?
here is the new one.

as a picture.

all kinds.. and more..
like nowadays.
imagine.

what if?
p.s:picture/date101708.

12/9/09

stressed words.

última noche,
escribiendo las palabras...

I found myself pulling them out of the crowd.
they make me feel, like being just right there.

12/7/09


Everytime I listen to "The Postal Service", flashbacks just show up in my mind.
I go back to ooold days, good days.
Such unique time in my life.
I just love the feeling.
(mémoire affective)

Marcel Proust//madeleine

(: